Yeni Bir Başlangıç Mı?

Geçtiğimiz Salı günü olan doğum günümle beraber yeni bir başlangıç yapmış bulunmaktayım. Ama buradaki yeni sözcüğünün sanırsam bir hükmü yok. Belki kaçıncı başlangıçtı bu. Buradaki “Mı?” soru ekini de bunun için koymuş bulunmaktayım. Yalnız tabi bu başlangıç önceki başlangıçlara nazaran biraz daha önem arz etmekte. Hem kendimi tamamen çaresiz hissettiğim bu yıllarda sağlam adımlarla temelini attığım bir başlangıç hem de doğum günümle beraber başlamasıyla Zübeyir’in tekrardan dünya’ya merhaba demesi diye adlandırabiliriz. Umarım her zaman olduğu gibi bir iki haftadan ibaret bir süreç olmaz. Önceki yazıda da belirttiğim üzere o hafta için kısa da olsa hiçbir önemli gelişme olmasa da yaşadıklarıma değineceğimi söyledim. Kısaca belirteyim.

Dershane sandığımdan güzel ilerlemekte. Kalabalık olan sınıfımızın da ikiye ayrılmasıyla ve hocalarımızın dersi aktif bir şekilde yürütmesiyle derslerin de oldukça verimli ve zevkli geçtiğini söyleyebilirim. Bu hafta için henüz konulara yeni giriş olduğu için ünitelere başlamadım ve sadece günlük 30 Türkçe ve  30 Matematikle haftayı tamamladım. Tabi ayrıca kitap okumaya tekrar başladım ve o çok meşhur olan ve üzülerekten hiç okumamış olduğum Sabahattin Ali’nin “Kürk Mantolu Madonna” romanı elime alarak kendimi daha iyi hissetiğim bir hafta oldu.

Pazar günleri yazacağım bu kısa yazılara da elimde okumuş olduğum ve henüz bitmiş olan romanlar da olursa özetine çok ama çok kısa olarak ta inşallah değineceğim. Şimdiye kadar okuduğum yere kadar olan kitapta bahsedilen ana karakter “Raif Efendi” gerçekten benimde çok ilgimi çekti. Yazarın değimiyle “Muhitinin senelerce sabırlı bir çalışma ile vücuda getirdiği sahte şahsiyet, asıl hüviyetinin baş kaldırmasına meydan vermeyecek kadar kuvvetliydi(sy.33)” yani çevresine karşı tamamen duygu bağını koparmış olan bir adam geçmişte neler yaşamış olabilirdi. Bazen benim de ileride böyle bir adam olabileceğimden korkmuyor değilim. Ben yapı olarak kolay kaynaşan fakat içindekileri de dökmeyen garip bir insanımdır. İçimdekileri dökmeyişim kaynaşmama sebep değil. Ama bu yüzeysel kaynaşmalar da olmasa galiba tamamen “Raif Efendi” olup çıkacağım. Bakalım bunun sebebiyeti nedir romanın ilerleyen bölümlerinde çok daha iyi anlayacağım. Bu romanın devamında da tesadüf eseri tanesi sadece 2 liraya almış olduğu ve yine bilindik 3 tane daha romana devam edeceğim. Bu üç romanı da yan tarafta paylaşıyorum.

Önümüzde ki hafta umarım yine güzel bir hafta olur. Yazıları hafta da bir yazacağım ve dersler ve gidişat hakkında daha çok ayrıntıya yer vereceğim için ben bile okurken biraz sıkılabileceğimi düşünüyorum. Ama günlük olma niteliğinde benim için önem arz etmekte. İnşallah gelecek hafta görüşmek üzere. Sağlıcakla kalın…

Yazar: sislidusler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir